Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
GALİBPAŞA CAMİİ
Erenköyünde Bağdad Caddesi üzerinde, Kadıköyü tarafından gelindiğine göre sağ kolda, Bağdad Caddesinin Erenköy Cami Sokağı ile olan kavuşağı köşesindedir; sokağın camie nisbetle isimlendirilmesi yenidir, Bağdad Caddesinden deniz kıyısına kadar uzanan sokak, 1934 Belediye Şehir Rehberinin o bölgeyi alan 31 numaralı paftasında Edhemefendi Sokağının devamı olarak gösterilmişdir.
Tahsin Öz “İstanbul Camileri” isimli eserinde şunları yazıyor: “Bânisi Galip Paşa olup Sultan Abdülaziz ve İkinci Sultan Abdülhamid devirleri vâli ve nâzırlarındandır, son vazifesi Evkaf Nâzırlığıdır; cami, ölümünden dört sene evvel 1316 (M. 1898) yılında yapılmış kâgir, tek kubbeli bir camidir” (1965).
Genişce bir avlu içindedir, cadde ve sokak üzerinde birer kapusu bulunan avlunun etrafı demir parmaklıklı bir duvarla çevrilmişdir. Avluda bir şadırvan, ayak yolları, imam ve müezzin meşrutaları vardır. Şadırvan 8 muslukludur. Ayrıca 3 musluklu bir su haznesi daha yapılmış olup üzerinde hayır sahibinin adı “Demir Tüccarı Baki Tezcan 1955” diye kaydedilmişdir.
Cami avlusunun Bağdad Caddesi üzerindeki demir kapusu 304 kapu numarasını taşımaktadır. Bu kapudan cami avlusuna 4 basamaklı bir taş merdivenle inilir. Avluda selvi, çam ve dut ağaçları vardır. Bağdad Caddesi genişletilirken avlunun bir kısmı yola katılm...
⇓ Devamını okuyunuz...
Erenköyünde Bağdad Caddesi üzerinde, Kadıköyü tarafından gelindiğine göre sağ kolda, Bağdad Caddesinin Erenköy Cami Sokağı ile olan kavuşağı köşesindedir; sokağın camie nisbetle isimlendirilmesi yenidir, Bağdad Caddesinden deniz kıyısına kadar uzanan sokak, 1934 Belediye Şehir Rehberinin o bölgeyi alan 31 numaralı paftasında Edhemefendi Sokağının devamı olarak gösterilmişdir.
Tahsin Öz “İstanbul Camileri” isimli eserinde şunları yazıyor: “Bânisi Galip Paşa olup Sultan Abdülaziz ve İkinci Sultan Abdülhamid devirleri vâli ve nâzırlarındandır, son vazifesi Evkaf Nâzırlığıdır; cami, ölümünden dört sene evvel 1316 (M. 1898) yılında yapılmış kâgir, tek kubbeli bir camidir” (1965).
Genişce bir avlu içindedir, cadde ve sokak üzerinde birer kapusu bulunan avlunun etrafı demir parmaklıklı bir duvarla çevrilmişdir. Avluda bir şadırvan, ayak yolları, imam ve müezzin meşrutaları vardır. Şadırvan 8 muslukludur. Ayrıca 3 musluklu bir su haznesi daha yapılmış olup üzerinde hayır sahibinin adı “Demir Tüccarı Baki Tezcan 1955” diye kaydedilmişdir.
Cami avlusunun Bağdad Caddesi üzerindeki demir kapusu 304 kapu numarasını taşımaktadır. Bu kapudan cami avlusuna 4 basamaklı bir taş merdivenle inilir. Avluda selvi, çam ve dut ağaçları vardır. Bağdad Caddesi genişletilirken avlunun bir kısmı yola katılmış, bir selvi ağacı da caddenin kaldırımında kalmışdır.
Avlunun sokak ve cadde tarafındaki duvarlarının köşesinde ve yüzü sokak üzerinde aynı taşı ve teknesi olan şeklen kaba mermer bir çeşme vardır.
Camiin kapusu üstündeki kitâbesi şudur:
(İkinci Abdülhamidin Turası)
Şerir ârâyi hilâfeti kübrâ pâdişâhı muazzam ve şehinşâhı mükerrem Essultan ibnüssultan essultan elgaazi Abdülhamid Hanı Sânî hazretlerinin cülûsi meyâmin me’nûsi hümâyunlarının yirmi beşinci senei devriyesine müsâdif 1316 senesi ağustosunun ondokuzuncu günü irâdei seniyyei şâhâneleriyle teyemmünen esâsı vaz olunarak inşâ olunmuşdur.
Demir kanatlı kapudan camie girilince sağda pabuçluk vardır, kadınlar mahfiline buradan bir merdivenle çıkılır. Sol tarafda kalan son cemaat yerine iki kapu ile girilir. Çok bakımlı olan son cemaat yeri ibâdete her an açıkdır.
Minâre kapusu da bu medhal kısmın sağında, pabuçluk tarafındadır.
İki yan duvarında üçerden altı, mihrab duvarında iki ve medhal kısmında bakan iki, cem’an 10 pencere ile aydınlatılmış olan ibâdet sahnı büyükce bir sağır kubbe ile örtülmüşdür ve sekizgen bir kasnak üzerine oturtulmuşdur.
Ziyâretimiz tarihinde (Mart 1972) camiinin imamlığında Edebiyat Fakültesinin türkoloji bölümünden mezun İbrahim Bağalı, müezzinliğinde de Geyveli Âdil Özyüksel efendiler bulunuyordu. Halk ağzında camie “Hamidiye Camii” de deniliyordu. (B.: Galib Paşa, Abdullah).
Galibpaşa Camii
(Resim: Bülend Çetinor; Plân: H. Eraktan)
Tema
Yapı
Emeği Geçen
Bülend Çetinor, Hâlid Eraktan
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM110334
Tema
Yapı
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Emeği Geçen
Bülend Çetinor, Hâlid Eraktan
Tanım
Cilt 11, sayfalar 5976-5977
Not
Görsel: cilt 11, sayfa 5977
Bakınız Notu
B.: Galib Paşa, Abdullah
Tema
Yapı
Emeği Geçen
Bülend Çetinor, Hâlid Eraktan
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.