İstanbulun fethinden 1826 da Yeniçeri Ocağının kaldırılmasına kadar işlemiş mîrî bir fırındır; Şehzâdebaşında “Eski Odalar” denilen yeniçeri kışlası Acemioğlanlan Kışlası arasında gayet büyük bir fırın idi; İstanbul’daki yeniçerilerin ekmeği burada pişerdi ve kışlalara, kolluklara dağıtılırdı; fırın işçisinin 300 nefer acemioğlanı olduğunu söyleyen Evliyâ Çelebi: “Bir çorbacı, bir fodula kâtibi, yedi nefer mutemedleri, bir ekmekcibaşısı, bir kâhyası ve bir bölükbaşıları ile cümle bir sürü külâhlı acemioğlanlarıdır; yeniçeriden gayriye ekmek vermezler, meğer fukaradan ola. Fodula kara bir ekmekdir, ama gaayet lezizdir” diyor. Bu büyük mîrî fırından Eski Odalar ve Acemioğlanları Kışlası ile birlikde küçük bir iz kalmamışdır; yalnız çok kıymetli ve eşsiz yapı olarak Acemioğlanlar Kışlasının hamamı durmakda ve bir çarşı hamamı olarak da işletilmektedir, halk ağzında “Acemoğlu Hamamı” denilir, “Acemioğlanları” adından bozulmuş bir isimdir; bir kışla hamamı olarak tek örnekdir (B.: Acemioğlanlar Hamamı, cild 1, sayfa 188).