1864 ile 1865 arasında Çenberlitaş civarında Tavukpazarında Saraç Hanı Meyhânesi adı ile meşhur büyük gedikli meyhânenin mürâhik çıraklarından, pedimu’larından mürâhik bir rum genci, gaayet ile dilber olub devrin namlı tulumbacılarından Kafesci Ahmed Bedri bu Filip için meyhâne kapusunda intihar etmişdir (B.: Bedri, Kafesci Ahmed, cild 5, sayfa 2375). Filip’in Kasab lakabı, meyhâneyi işleten ustasının aynı zamanda o çarşıda bir kasab dükkânı bulunmasından, kendisinin de gündüzleri o dükkânda kasab çıraklığı yapmasından gelir. İntihar vak’asından sonra, Bedrinin omuzdaşlık yapdığı Gedikpaşa sandığı tulumbacılarının intikam almasından korkarak memleketi olan Sakız Adasına kaçdığı söylenmişdir. Bu ansiklopedide Bedrinin hal tercemesinde de o suretle kaydedilmişdir. Bu rivâyeti nakleden Vâsıf Hiç, bize tevdi ettiği ikinci bir not da ise tamâmen değişik ikinci bir rivâyet kaydediyor ve şöyle anlatıyor: “.. Âşık Râzinin evrâkı metrukesi elimize geçdikden sonra öğrendik, Filipi yakından tanımış olan Râzi, delikanlının Eginli olduğunu söylüyor; Bedrinin intiharından sonra bir ay kadar ortaklıkdan kaybolmuş, bir sabah da o han meyhânesinin içinde feci bir şekilde öldürülmüş olarak bulunmuş. Râzi sahneyi şöyle tasvir ediyor: “Meyhânede geceleri palikar ve pedimu sekiz genc yatarmış, biri d...

1864 ile 1865 arasında Çenberlitaş civarında Tavukpazarında Saraç Hanı Meyhânesi adı ile meşhur büyük gedikli meyhânenin mürâhik çıraklarından, pedimu’larından mürâhik bir rum genci, gaayet ile dilber olub devrin namlı tulumbacılarından Kafesci Ahmed Bedri bu Filip için meyhâne kapusunda intihar etmişdir (B.: Bedri, Kafesci Ahmed, cild 5, sayfa 2375). Filip’in Kasab lakabı, meyhâneyi işleten ustasının aynı zamanda o çarşıda bir kasab dükkânı bulunmasından, kendisinin de gündüzleri o dükkânda kasab çıraklığı yapmasından gelir. İntihar vak’asından sonra, Bedrinin omuzdaşlık yapdığı Gedikpaşa sandığı tulumbacılarının intikam almasından korkarak memleketi olan Sakız Adasına kaçdığı söylenmişdir. Bu ansiklopedide Bedrinin hal tercemesinde de o suretle kaydedilmişdir. Bu rivâyeti nakleden Vâsıf Hiç, bize tevdi ettiği ikinci bir not da ise tamâmen değişik ikinci bir rivâyet kaydediyor ve şöyle anlatıyor: “.. Âşık Râzinin evrâkı metrukesi elimize geçdikden sonra öğrendik, Filipi yakından tanımış olan Râzi, delikanlının Eginli olduğunu söylüyor; Bedrinin intiharından sonra bir ay kadar ortaklıkdan kaybolmuş, bir sabah da o han meyhânesinin içinde feci bir şekilde öldürülmüş olarak bulunmuş. Râzi sahneyi şöyle tasvir ediyor: “Meyhânede geceleri palikar ve pedimu sekiz genc yatarmış, biri de Filip, diğer yedisi, ki güzel gencin kaatilleri olacakdır, kaçmışlar, izleri bulunamamışdır. Meyhânenin orta direğine çaprastlama bir ağaç mıhlanmış, haç şekli verilmiş. Anadoğması soyulmuş olan Filip kol ve ayak bileklerinden ve boynundan o haça gerilerek bağlanmış, ayrıca avuçlarından ve ayaklarının üstünden de çivi ile çakılmış, tıbkı Hz. İsaya yapılan işkence gibi, boynunda da bir haç asılı imiş. Fakat delikanlının sünnetli olduğu görülmüş, erbabı da sünnet ameliyatının usulü ile ve cinâyetden on gün kadar önce yapılmış olduğunu söylemişler. Zabtiye hekimi de oğlanın şenî bir tecâvüze uğradıkdan sonra boğularak öldürüldüğünü, işkencenin cansız cesedi üzerinde yapıldığını söylemiş..”. Âşık Râzinin evrâkı metrukesi arasında Kasab Filip’in başı fesli ve gövdesi çıplak bir de resmi görülmüşdür. (B.: Saraç Hanı Meyhânesi). Bibl.: Vâsıf Hiç, Not. Kasab Filip (Resim: S. Bozcalı)