Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
FÂTİH SULTAN MEHMED CAMİİNDE MERE HÜSEYİN PAŞA VAK’ASI
Bir deli olan İkinci Sultan Mustafanın 1 sene 3 ay kadar sürmüş ikinci pâdişahlığı bilhassa İstanbulda devlet sözü yeniçerilerin ağzına düşmüş bir anarşi devri olmuşdu: kısa zaman içinde altı defa sadırâzam değişmiş, Kara Davud Paşa 24 gün, Mere Hüseyin Paşa 25 gün, Lefkeli Mustafa Paşa 2 ay 14 gün, Hadım Mehmed Paşa 4 ay 14 gün, tekrar Mere Hüseyin Paşa 6 ay 23 gün, Kemankeş Kara Ali Paşa da 7 ay 4 gün veziriâzamlık yapmışlardı.
Aslı Arnavud olup gencliğinde uşaklık, aşcı yamaklığı, aşcılık yapmış, bir yolunu bulup sipâhilik almış, ve Mısır Vâliliğine kadar yükselmiş olan Mere Hüseyin Paşa (B.: Hüseyin Paşa, Mere) câhil, gaddar, ırz ve nâmus bilmez bir adamdı. O anarşi devrinde ikinci sadâretinde, 4 rebiülâhir 1032/5 şubat 1623, yeniçerilere yaranma yolunu tutarak halka ve ulemaya, vüzeraya göz dağı verme nümâyişleri ile işe başladı. Aşağıdaki satırları Naimâ Tarihinden alıyoruz :
“Bir beylerbeyini (vâliyi, paşayı) Divânı Hümâyunda dayak altında öldürttü, yeniçerilerin edebsizliklerini para ile önlemeye çalışarak hazineyi tüketti, bir gün de bir kadı efendiye divanda dayak attırdı. Bu adam İstanbuldaki ulemâ ve şeyhlerin kapularını dolaşarak şikâyetde bulundu ve onların diyânet ve hamiyetlerini tahrik etti. Anadolu kadıaskerliğine kadar yükselmiş Yahya Efendi adında bir zât da ö...
⇓ Devamını okuyunuz...
Bir deli olan İkinci Sultan Mustafanın 1 sene 3 ay kadar sürmüş ikinci pâdişahlığı bilhassa İstanbulda devlet sözü yeniçerilerin ağzına düşmüş bir anarşi devri olmuşdu: kısa zaman içinde altı defa sadırâzam değişmiş, Kara Davud Paşa 24 gün, Mere Hüseyin Paşa 25 gün, Lefkeli Mustafa Paşa 2 ay 14 gün, Hadım Mehmed Paşa 4 ay 14 gün, tekrar Mere Hüseyin Paşa 6 ay 23 gün, Kemankeş Kara Ali Paşa da 7 ay 4 gün veziriâzamlık yapmışlardı.
Aslı Arnavud olup gencliğinde uşaklık, aşcı yamaklığı, aşcılık yapmış, bir yolunu bulup sipâhilik almış, ve Mısır Vâliliğine kadar yükselmiş olan Mere Hüseyin Paşa (B.: Hüseyin Paşa, Mere) câhil, gaddar, ırz ve nâmus bilmez bir adamdı. O anarşi devrinde ikinci sadâretinde, 4 rebiülâhir 1032/5 şubat 1623, yeniçerilere yaranma yolunu tutarak halka ve ulemaya, vüzeraya göz dağı verme nümâyişleri ile işe başladı. Aşağıdaki satırları Naimâ Tarihinden alıyoruz :
“Bir beylerbeyini (vâliyi, paşayı) Divânı Hümâyunda dayak altında öldürttü, yeniçerilerin edebsizliklerini para ile önlemeye çalışarak hazineyi tüketti, bir gün de bir kadı efendiye divanda dayak attırdı. Bu adam İstanbuldaki ulemâ ve şeyhlerin kapularını dolaşarak şikâyetde bulundu ve onların diyânet ve hamiyetlerini tahrik etti. Anadolu kadıaskerliğine kadar yükselmiş Yahya Efendi adında bir zât da öne düşdü, ulemâ ve şeyhler Fâtih Sultan Mehmed Camiinde toplandılar. Mısır vâlidi iken sarf ettiği bir söz ileri sürülerek Mere Hüseyin Paşa küfr ile suçlandı, ve katli için fetvâ sûretleri yazıldı; toplantıya Şeyhülislâm ve ünlü şâir Yahyâ Efendi de zorla getirilmişdi; küfürle suçlanan sadırâzamı camie çağırmasını; Şeyhülislâm: — Mere sadırâzam oldukça gelmez, gideyim pâdişahdan evvelâ onun azlini isteyeyim.. diyerek toplantıdan ayrılıp kaçmaya muvaffak oldu. Toplantıyı duyan Mere Hüseyin Paşa da Yeniçeri Ocağına sığınmışdı. Onlar da Fâtih Camiindeki toplantının silâh kuvvetiyle dağıtılmasına karar verdiler. Önce dağılmaları için camie nasihatcılar yollandı, dinlenilmedi. Toplantı sabah namazı vaktinden akşama kadar sürdü. Camide ulemâ ve şeyh efendilerden başka vak’anın nereye varacağını merak etmiş kalabalık bir halk da toplanmışdı. İkindiye doğru yeniçeri ağası silâhlı kuvvetle yola çıkdı, ikindi namazını Şehzâde Camiinde kıldı, toplantının karanlık çökünce dağılacağını umuyordu. Fakat yeniçerilerin delikanlıları ve acemioğlanları bir çavuşun başa geçmesiyle Fâtih Camiine hücum etti. Toplantıya katılan ulemâ ve şeyh efendilerden, cemiyeti seyre veya akşam namazı için gelmiş halkdan pek çok kimse öldürüldü. Öldürülenlerin cesedleri bir battal kuyuya ve gerizlere doldurularak yok edildi. Birkaç gün sonra da müderris efendilerden ve kadılardan sekiz on kişi pâdişaha karşı ayaklanma ile suçlanıp sürgüne yollandı. Ulemâyı Fâtih Camiinde toplantıya çağıran Derviş adında bir dellâl da Küçük Karaman Çarşısında asılarak idâm edildi. Merenin ayağı da düz basdı, bu vak’adan sonra daha nice fir’avunluklar yapdı”.
Bibl. : Naimâ Tarihi, II.
Tema
Olay
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM100617
Tema
Olay
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 10, sayfalar 5563-5564
Bakınız Notu
B.: Hüseyin Paşa, Mere
Bibliyografya Notu
Bibl. : Naimâ Tarihi, II.
Tema
Olay
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.