Entries
Examine all the Istanbul Encyclopedia entries from A to Z.
Volumes
Browse A to G volumes published between 1944 and 1973.
Archive
Discover Reşad Ekrem Koçu's works for the entries between letters G and Z.
Discover
Search by subjects or document types; browse through archival docs that are open access for the first time.
Gubârî (Hoca Abdürrahman) article
GUBÂRÎ ( Hoca Abdürrahman ) – XVI.Yüzyılda yaşamış ünlü bir şâir ve hattat,yazılarını Gubârî hat ile yazdığı için şiirlerinde o mahtası kullanmışdı. Aslı Akşehirlidir,Abdullah adında bir zâtin oğludur,ilk tahsilini memleketinde görmüş,sonra İstanbula gelerek Ahmedbuhârî Tekkesinde Nakşibendi şeyhlerinden Abdüllâtif Efendiye intisab etmiş,cemâl âşıklığı yoluna sapmış,bir ara bir mahbuba alâka peydâ ederek Şeyh Vefâ Zâviyesinde inzivâya çekilmişdi,bu beyti o zamanlar yazılmış şiirlerindendir :
Seri kûyi vefanın hâkisâri
Ayaklar toprağı miskin Gubârî
Ve o aşk ve muhabbetle seyahata çıkmış,bir süre Hicazda kalmış,İstanbula dönüşünde Şehzâde Bayazıdın oğlu ve Kanuni Sultan Süleymanın torunu Şehzâde Orhan’a muallim tayin edilmişdir,Hocalık unvanı o münasebetle verilmişdi.
Baba oğul şehzâdelerin ölümünden sonra Hoca Abdürrahman Gubârînin İstanbulda kalması uygun görülmedi,Surrei Hümâyun kadılığı ile müvakkaten Hicaza gönderildi,bu kadılığa tâyini fermanında Sultan Süleyman şu mısraı kaydetmişdi:
Şimdi bildim kim imiş mahfile kaadi olsun
Şair de hemen şu cevabı vermişdi :
Şöyle hizmet ideyim kaafile râzi olsun
Hicazdan dönmedi,Medinede mücâvir olarak kaldı ve H.974 (M.1566-1567) de orada öldü.
Şiir diline örnek olarak zarif bir fahriyesini alıyoruz :
Ey Gubârî bu cihan içre benim
...
⇓ Read more...
GUBÂRÎ ( Hoca Abdürrahman ) – XVI.Yüzyılda yaşamış ünlü bir şâir ve hattat,yazılarını Gubârî hat ile yazdığı için şiirlerinde o mahtası kullanmışdı. Aslı Akşehirlidir,Abdullah adında bir zâtin oğludur,ilk tahsilini memleketinde görmüş,sonra İstanbula gelerek Ahmedbuhârî Tekkesinde Nakşibendi şeyhlerinden Abdüllâtif Efendiye intisab etmiş,cemâl âşıklığı yoluna sapmış,bir ara bir mahbuba alâka peydâ ederek Şeyh Vefâ Zâviyesinde inzivâya çekilmişdi,bu beyti o zamanlar yazılmış şiirlerindendir :
Seri kûyi vefanın hâkisâri
Ayaklar toprağı miskin Gubârî
Ve o aşk ve muhabbetle seyahata çıkmış,bir süre Hicazda kalmış,İstanbula dönüşünde Şehzâde Bayazıdın oğlu ve Kanuni Sultan Süleymanın torunu Şehzâde Orhan’a muallim tayin edilmişdir,Hocalık unvanı o münasebetle verilmişdi.
Baba oğul şehzâdelerin ölümünden sonra Hoca Abdürrahman Gubârînin İstanbulda kalması uygun görülmedi,Surrei Hümâyun kadılığı ile müvakkaten Hicaza gönderildi,bu kadılığa tâyini fermanında Sultan Süleyman şu mısraı kaydetmişdi:
Şimdi bildim kim imiş mahfile kaadi olsun
Şair de hemen şu cevabı vermişdi :
Şöyle hizmet ideyim kaafile râzi olsun
Hicazdan dönmedi,Medinede mücâvir olarak kaldı ve H.974 (M.1566-1567) de orada öldü.
Şiir diline örnek olarak zarif bir fahriyesini alıyoruz :
Ey Gubârî bu cihan içre benim
Kimse eş’ârıma toz konduramaz
Meger ol kâtibi müsta’cel kim
Hattı şiirim kuruyunca duramaz
Sülüs ve nesih yazıyı asrın ünlü hattatlarından Şeyh Hamdullahın oğlu Mustafa Dededen öğrenmişdi.
Yukardaki hal tercemesi Müstakimzâdenin Tuhfei Hattâtin adlı eserinden yazıldı.Türk Ansiklopedisinden de şu satırları alıyoruz :
Gubârî’nin ,Kanuni Sultan Süleyman devri vak’alarını nakleden “Süleymannâme” adlı farsca bir tarihi vardır,bir nushası Manisada Muradiye Kütübhânesindedir.İstanbulda Veliyüddinefendi Kütübhânesinde de “Tercemei Tarihi Cenâbî” adlı diger bir tarih tercemesi vardır.İran şâirlerinden Nişâburlu Fettâhî’nin “Şebistânı Hayâl” adlı eserine,ve Molla Câmî’nin “Yûsuf ü Züleyhâ” sına nazîreler yazmışdır.Kâbe’nin medhine dâir bir “Kâbenâme” manzumesi,Kâbenin ölçülerine âid de bir “Mesâhatnâme” adlı bir risâlesi bulunmaktadır.
Kastamonulu Lâtifî’nin kendi adına nisbetle anılan şuerâ tezkiresinde çağdaşı olan Akşehirli Gubârî’den bahsedilmemişdir,devrin şâirlerinden bir Gubârii Karamânî kaydedilmişdir,“Karamanda Lârendeden ve talebe taifesindendir, nice müddettenberi Medinei Münevverede oturur,bu beyiti İstanbulda Vefâ semtinde otururken söylemişdir” deniliyor,ve bizim yukarıya aldığımız beyit aynen yazılıyor.Lâtifinin Karamanda Lârendeden ve talebe taifesinden dediği şâirin Akşehirli Hoca Abdürrahman Gubârî ile aynı kişi oluğu kanısındayız.
Theme
Person
Contributor
Type
Document
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.
TÜM KAYIT
Article Title
Identifier
G6A003
Theme
Person
Subject
Type
Document
Format
Typewriting, Handwriting
Language
Turkish
Rights
Open access
Rights Holder
Kadir Has University
Description
Text written for the Gu chapter of Istanbul Encyclopedia
Note
Typewriting on paper. Print note is written with pen on the document.
Bibliography Note
Türk Ansiklopedisi
Provenance
Istanbul Encyclopedia Archive has been opened to access in cooperation with Kadir Has University and Salt.
Theme
Person
Contributor
Type
Document
Share
X
FB
Links
→ Rights Statement
→ Feedback
Please send your feedback regarding Istanbul Encyclopedia records to istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org.