Maddeler
İstanbul Ansiklopedisi'nin A harfinden Z harfine tüm maddelerini bir arada inceleyin.
Ciltler
1944 ile 1973 yılları arasında A harfinden G harfine kadar yayımlanmış olan ciltlere göz atın.
Arşiv
Reşad Ekrem Koçu'nun, G ve Z harfleri arasındaki maddelerle ilgili çalışmalarını keşfedin.
Keşfet
Temalar veya belge türlerine göre arama yapın; ilk kez erişime açılan arşiv belgeleri arasında gezinin.
ESNAF KETHÜDÂLARININ İDAMI VAK’ASI
İkinci Sultan Mahmudun ilk saltanat yıllarında, sözün ayağa düşdüğü, devletin liyâkatsız ellerde bulunduğu devirde geçmiş dehşet verici vak’alardan biridir.
Mora ihtilâlini tâkib eden Rus harbi içinde Osmanlı ordularının mağlûbiyet haberleri İstanbul rumlarını aşırı derecede şımartmış, 1829 yılında, büyükşehirde rum azınlığının kesif olarak oturdukları semtlerde Türklere karşı âdeta silâhlı bir kıyam ve katliam hazırlığı alâmetleri belirmişdi. Bu durum karşısında hükûmet, ulemâ ve ricâlin konaklarında silâhlı muhâfızlar bulundurmasına, ve taht şehrindeki bütün memurlarla medreselerde oturan diyar garibi talebenin de silahlandırılarak, geceleri, rumların bir baskın ihtimâline karşı mahallelerde kol gezerek nöbet tutmalarına karar verildi; fakat, içlerinden bâzı uygunsuz kimselerin silâhlarını bilâkis tecâvüz yolunda, kötülükde kullanabilecekleri düşünülerek, İstanbulun esnaf tabakası ile ayak takımının bu silâhlanma kararından istisnâ edildikleri, kadimden beri devam ede gelen silâh taşıma yasağına riâyete mecbur oldukları ayrıca ilân edildi.
Şehrin ınzıbat ve âsâyişini o tarihlerde yeni kurulmuş olan Asâkiri Mansûrei Muhammediye karakolları ile temîne çalışacak yerde böyle garip bir kararın ilânı İstanbulda fevkalâde bir heyecan, hattâ dehşet uyandırdı. İstanbulun Türk – Müslüman...
⇓ Devamını okuyunuz...
İkinci Sultan Mahmudun ilk saltanat yıllarında, sözün ayağa düşdüğü, devletin liyâkatsız ellerde bulunduğu devirde geçmiş dehşet verici vak’alardan biridir.
Mora ihtilâlini tâkib eden Rus harbi içinde Osmanlı ordularının mağlûbiyet haberleri İstanbul rumlarını aşırı derecede şımartmış, 1829 yılında, büyükşehirde rum azınlığının kesif olarak oturdukları semtlerde Türklere karşı âdeta silâhlı bir kıyam ve katliam hazırlığı alâmetleri belirmişdi. Bu durum karşısında hükûmet, ulemâ ve ricâlin konaklarında silâhlı muhâfızlar bulundurmasına, ve taht şehrindeki bütün memurlarla medreselerde oturan diyar garibi talebenin de silahlandırılarak, geceleri, rumların bir baskın ihtimâline karşı mahallelerde kol gezerek nöbet tutmalarına karar verildi; fakat, içlerinden bâzı uygunsuz kimselerin silâhlarını bilâkis tecâvüz yolunda, kötülükde kullanabilecekleri düşünülerek, İstanbulun esnaf tabakası ile ayak takımının bu silâhlanma kararından istisnâ edildikleri, kadimden beri devam ede gelen silâh taşıma yasağına riâyete mecbur oldukları ayrıca ilân edildi.
Şehrin ınzıbat ve âsâyişini o tarihlerde yeni kurulmuş olan Asâkiri Mansûrei Muhammediye karakolları ile temîne çalışacak yerde böyle garip bir kararın ilânı İstanbulda fevkalâde bir heyecan, hattâ dehşet uyandırdı. İstanbulun Türk – Müslüman nüfusunun büyük ekseriyetini teşkil eden esnaf tabakası arasında ise hem heyecan, hem de hükûmete karşı galeyana sebeb oldu. Bâzı ağzı karalar da bunlardan istifâde ederek İstanbula çeşidli dedikodular yayıldı, bu arada bilhassa: “Ruslar yeniçeriliği ihyâ edecekmiş; Rus ordusunda yirmi bin yeniçeri varmış...” gibi lâflar çıkdı. Çarşı boylarında kahvehânelerde hattâ pâdişahın aleyhinde konuşanlar oldu. Şehirde ticâret, alış veriş durdu; İstanbula bir kâbus çökdü.
Bunun üzerine devlet ve ordu aleyhinde söz söyliyenlerni dedikodu yapanların, yalan yâhud yanlış havadis yayanların derhal idam edilmeleri hakkında Babıâliye bir hattı hümayun gelmişdi; bu emrin tatbikine de serasker paşa memur edildi; o da bir çok kavaslar ve askerlerle her gün kol gezmeğe başlayarak uygunsuz takımını haber vermedikleri bahanesiyle, aslında ise sadece halkın gözünü korkutmak için esnaf kâhyalarını, esnaftan namlı kimseleri sorgusuz muhakemesiz idam ettirdi. Bu arada Tuhafiyeciler Kethüdâsı Hacı Ahmed Ağa Eminönünde, Kuru yemişçiler Kethüdâsı seksen yaşındaki Uzun Mehmed Ağa yemişçiler içinde, Balmumcular Kethüdâsı Zındankapısında, Üsküdarın namlı kayıkçılarından Halil Üsküdarda; Kömürcüler Kethüdâsı Ali Ağa, taşçı ustalarından Mehmed Usta, Hammallar Kethüdâsı Ali Ağa, müslim ve gayri müslim esnaftan ve esnaf yazıcılarından bir çok mâsum adam, bu arada bir çok kabadayı, vurucu kırıcı serseriler, baldırı çıplaklar şehrin muhtelif köşelerinde katledildiler. Cellât pençesinden kurtulabilen esnaf kâhyalarından bir kısmı da sürgüne gönderildi. Balıkpazarında “Avor Zavorun kahvesi” diye meşhur olup İstanbulun en büyük ve günün her saatinde müşteri ile dolu olan esnaf kahvesi de temellerine varınca yıktırdı.
Tema
Olay
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.
TÜM KAYIT
Kod
IAM100259
Tema
Olay
Tür
Ansiklopedi sayfası
Biçim
Baskı
Dil
Türkçe
Haklar
Açık erişim
Hak Sahibi
Kadir Has Üniversitesi
Tanım
Cilt 10, sayfalar 5347-5348
Tema
Olay
Emeği Geçen
Tür
Ansiklopedi sayfası
Paylaş
X
FB
Bağlantılar
→ Kullanım Şartları
→ Geri Bildirim
İstanbul Ansiklopedisi kayıtlarıyla ilgili önerilerinizi istanbul.ansiklopedisi@saltonline.org adresine gönderebilirsiniz.